Şeceresi;
Adı soyadı : İsa ŞEN
Mesleği : Muallim
Lakabı : Kel İsa
Baba : Tekkeşin oğullarından Salih efendinin oğlu Hacı Müezzin
Anne : Ayanoğullarından Ayşe Hanım.
Doğum Yeri/Yılı : Reşadiye, 1933
Ölüm Yeri/Tarihi : Niksar, 03.01.2007
Hayatı;
İsa öğretmen, Mazingillerden Hacı Müezzin Efendinin üç oğlunun ortancasıdır. İlk Belediye Başkanımız Gargacının da abisi olan İsa ŞEN, 1933 yılında Başçiftlik’te doğdu. İlkokulu zamanın tabiri ile köyde millet mekteplerinde okuduktan sonra zekiliği sayesinde muallimlerin ön görüsü ve ailelerinin de ileri görüşlülüğü sayesinde Mustafa Güler (Goca Hasanın oğlu), Ahmet Yüce (Tömeğin oğlu) ve Cemal BAYRAM (Garacamal) Kel tavanın oğluyla beraber Samsun Lâdik Akpınar Köy Enstitüsüne gidecek dönemin ilk öğrencileri arasına seçilmiştir.
İsa öğretmen Ladik Köy Enstitüsünden mezun olduktan sonra Tokat Gökdere bucağına bağlı eski adıyla Küçük Almus olarak bilinen Tokat-Niksar devlet karayolu üzerindeki Ormanbeyli köyüne atanır. Aldığı eğitimin ve aile kültürünün etkisiyle atandığı Küçük Almus'ta kendini kısa zamanda çok sevdiren İsa öğretmen önce köylülerle birlikte okulu onarır. Kız çocuklarının okula gönderilmesi için büyük mücadeleler verir. Kapı kapı dolaşarak kız çocuklarının okula gönderilmesi konusunda aileleri ikna eder ve okula çok sayıda kız öğrencinin kaydolmasını sağlar.
Askerliğini İstanbul Hadım Köy de Levazım Asteğmeni olarak tamamlayan İsa ŞEN öğretmenliğinin ikinci yılında aile büyüklerinin öngörüsüyle Dere mahalleden Mıstaaefendiler sülalesinden Osman AYAN'ın büyük kızı Nefaket Hanımla evlenir. Bu evlilikten üçü kız, üçü erkek olmak üzere altı çocukları dünyaya gelir. O eğitimin gücüne inanan bir insandı. Elinden geldiği kadar çocuklarını hepsini okuttu. Büyük oğlu Mehmet baba mesleği öğretmenliği seçti. Metin Elektrik mühendisi oldu, Tekin ticareti seçti, kızlardan Ayşe, Aynur, Emine de öğretmen..
Başçiftlik'te Öğretmen Olmak;
1950 de Türkiye de tek parti dönemi sona ermiş Menderes li yıllar başlamıştı İsa öğretmen İki yıllık Küçük Almus serüveninden sonra 1952 yılında öğretmen olarak Başçiftlik’e geldi. Başçiftlik’te Baş Öğretmen Mustafa Güler, Ahmet Yüce, Cemal Bayram, Nihat Memiş, Ahmet Koç, Erbaa ilçesi üzümlü köyünden Salih Zahir, Bahri ŞEN, Osman ŞAHİN gibi eğitime gönül veren çok kaliteli öğretmenlerle birlikte Başçiftlikli gençlerin yetişmesi aydınlığa kavuşması için var gücüyle çalıştı. Ne yazık ki Başçiftlikte o dönemde kız çocuklarını okula gönderme alışkanlığı pek yoktu onun için okuyan memur olan kız öğrencimiz hiç yoktur.
*(Tokat'ta nüfusuna göre memuru en çok olan neredeyse her haneden bir öğretmen çıkaran Başçiftlik'te hiç bayan memur olmaması ilginç değil mi?)
Köy idarecileri ve velilerle diyalogları çok iyi olan bu ekip yılmadı bu bağnaz anlayışı yıkmak, kız çocuklarını okula kazandırmak için muhtar Muttalip efendi ile beraber kapı kapı dolaştılar. Gerektiği yerde zor kullandılar. Okula gönderilmeyen kız çocuklarının okula kayıt ettirilmesi konusunda çok büyük uğraşlar verdiler. Bunun sonucunda onlarca kız öğrencinin okuma yazma öğrenmesini sağlandı ama Ortaokul geç açıldığı için bunun daha yukarısına gidilemedi. Başçiftlikli aileler de kızlarını okutmak için dışarıya göndermedi.
Başçiftlik İlkokulundaki başarılı bu ekibin lideri Mustafa GÜLER, birinci sınıfları okuryazar etmede okuma zevkini aşılamada ve köylü ile olan ilişkilerinde uzman olan birazda gülen yüzü sayesinde çocukların sevgilisi olan İsa ŞEN'e hep birinci sınıfları verdi. Burada amaç okulu sevdirmek ve okula devamı sağlamaktı. Öğrencilerin okula aileleri tarafından “eti senin kemiği benim” diye teslim edildiği bir dönemde O öğrencilerini hiç dövmez onların seviyesine inerek, onlara bir yetişkin gibi davranır, kuralı bozan çalışmayan ya da yaramazlık yapanların koluna hafifçe bir “cimcik” atardı hepsi o kadar. Bugün, öğrencileri İsa öğretmeni güler yüzü ile anıyor, onunla ilgili tatlı anılarını çocuklarına anlatıyor.
Öğrencilerinden Samsun Gelemen Çiftliği Tarım İşletmeleri emekli Ziraat Baş Teknisyeni Ahmet MEMİŞ o günleri şöyle anlatıyor. “Eskiden pazartesi günleri okul bahçesinde içtima olur İstiklal Marşından sonra temizlik, tırnak ve mendil kontrolü yapılırdı. Mustafa öğretmen, Ahmet Öğretmen çok sertti mendilsiz ya da uzun saçlı çocukları döver sonra da kafalarına makasla “sıçan yolu” açarlardı. Biz Onlara yakalanmamaya çalışır İsa öğretmenin önünden geçmeye kendimizi ona kontrol ettirmeye çalışırdık. Çünkü o diğerlerine göre daha yumuşak ve müsamalıydı..”
İsa Şen, okuduğu Ladik Köy Enstitüsünde arıcılık üzerine de eğitim almıştı. Başçiftlik doğal ormanları akarsuları iklim ve yabani çiçek florası yönünden arıcılık için çok uygun bir yerdi. Köyde birkaç aile tarafından iptidai usullerle yapılan arıcılığın ıslah edilmesi şarttı. Fenni yöntemlere arıcılık yapıldığında çok daha fazla bal alınacağına inanıyordu. Bunu gerçekleştirmek için öğretmenliğin yanı sıra modern arıcılık yapmaya karar verdi. Eskiden yaz aylarında Perşembe yaylasında kurulan yayla pazarında cenüklüler sepet içerisinde damızlık arı oğulu satarlardı. İsa öğretmen buradan aldığı arı oğullarını modern kovanlara koyarak köyde fenni tarzda bal üretmeye başladı. Bunda çok ta başarılı olan İsa ŞEN köye örnek oldu. Kısa zamanda onu gören bütün arıcılar fenni kovan sistemine geçtiler.
(*Metin KILIÇ; Ben o yıllara bizzat tanığım 60'lı yıllarda Başçiftlik'in en büyük bal üreticilerinden biride bizdik. Evimizin önündeki bostanda on beş kara kovandan aldığımız balın iki katını o yıl İsa ŞEN'in teşvikiyle yaptığımız üç fenni kovandan almıştık Babam hemen karaçamdan kesilen ağaçlardan Köralinin oğlu Şerafet KAPUSUZ'a on tane petek yaptırdı ve arıları bu fenni peteklere aktardı.)
Köydeki bal üretimi iki üç misli arttı. Arıcılık faaliyetlerine ve üreticinin elindeki balın değeriyle alım ve satımına emekli olduktan sonra da uzun yıllar devam eden İsa öğretmenin köydeki arıları Güççük Ahmedin samanlığının önünde otlamakta olan Güççük Ahmedin Gampurun atını sardı onu çok yerinden sokarak ölümüne sebep oldu.
Niksar'a Tayin;
27 Mayıs 1960 da ihtilal oldu. Menderes hükümeti devrildi yerine askeri yönetim geldi. Cumhurbaşkanı Celal BAYAR, Başvekil Adnan Menderes ve pek çok bakan tutuklandı ve Yasıada yargılamaları sonucunda Başvekil Adnan MENDERES pek çok bakanla beraber idam edildi. Bu zor yıllardan sonra 1965'te İsa ŞEN, Niksar Karşıbağ mahallesindeki Büyükata İlkokuluna Kurucu Müdür olarak atandı. 1978 yılına kadar Niksar Karşıbağ mahallesindeki Büyükata İlkokulunda müdürlük ve öğretmen mutemetliği yapan hocamız Niksar’da da hem halka hem de öğretmen camiasına kendini çok sevdirdi. Çok öğrenciler yetiştirdi, eğitim konusunda genç kuşaklara rehberlik ve önderlik yaptı.
Emeklilik Dönemi ve Ticaret;
1978 yılının Mayıs ayında çok sevdiği öğretmenlik görevinden emekli oldu. Emekli olduktan sonra da boş durmadı. Niksar Leykekli köprü yanında Çoroğlu’lu iş hanında toptan gıda ticaretine girdi. O yıllarda Başçiftlik merkezli olarak başlayan ve İskersür köylerinde özellikle de Aybastı, Korgan, Akkuş, Ünye, Fatsa bütün sahilde çok yaygın olarak dokunan ve ünü Türkiye'yi saran Hereke halı dokumacılığı almış başını yürümüştü. Halının markası Hereke olsa da başkenti, dokuma merkezi Başçiftlik'ti. Türkiye'nin önemli ihracatçıları Başçiftlik'e geliyor alım satım burada yapılıyor halı borsası Başçiftlik te kuruluyordu. 70'li yılların ortalarında halı öğrenmek için civar köy ve kasabalardan, il ve ilçelerden binlerce insan akın akın Başçiftlik'e gelmeye başladı O yıllarda Başçiftlik’e çırak gönderen her köye beldeye sabah akşam araç kalkıyor, meydanda türlü türlü plakalı araçlar cirit atıyordu. Halı dokuyanlar büyük kazançlar elde etti, ama bunun kaymağını özellikle ip ve malzeme satan Ispartalı tüccarları yiyordu. Yün, iplik, tezgah, kirkit, tarak gibi halıcılığın tüm ham maddeleri Isparta'dan geliyor fahiş fiyatlarla halka satılıyordu. İsa ŞEN'in eniştesi Hacı Mehmet YAVUZ (Mendayının oğlu) da halı ticareti yapıyordu. Yenilikleri yakından takip eden ve halkın ihtiyaçlarını tespit eden İsa öğretmen de hemen gıda işini bırakarak eniştesi gibi halı sektörüne girdi. Oğlu Tekin ŞEN'le beraber yine aynı adresteki dükkânlarında halı malzemesi satmaya ve üreticinin dokuduğu halıları değerine satın alıp büyük tüccara satmaya başladılar.
Hayat iyice yormuştu onu, yıllar yılları kovaladı yaş seksene dayandı önce aile büyükleri sonra eski dostlar, arkadaşlar çevresinden bir bir eksilmeye, dönüşü olmayan kutlu yolculuğa çıkmaya başladı. Önce ticaretten elini eteğini çekti, işlerini oğlu Tekin ŞEN’e devretti. Zamanını Tekin ŞEN’in yanında ya da torununun kuyumcu dükkânında buralardan arta kalan zamanı ise kahvede veya çay ocaklarında eş dostla sohbetle geçirmeye başladı. O atmış altı, bezik ve domino oynamayı da çok severdi.
Soğuk ve karlı bir kış gününde yeni gelen yıla öte dünyada devam etmek istermiş gibi aramızdan çekip gitti.(03.01.2007) Mezarı Niksar Melikgazi mezarlığındaki aile kabristanlığındadır.
Ruhun şad mekânın cennet olsun İsa öğretmenim.
FOTO | Basciftlikblog.com KAYNAK | Basciftlikblog.com
İsa öğretmenimizin çocuk sayısını yazarken sehven yanlış bilgi verilmiş büyük kızı Mükerrem hanım unutulmuştur. Abbas ÇAKMAK ın eşi Mükerrem abla Metin ŞEN in büyüğü olup İsa ŞEN in ikinci çocuğudur. Okuyucularımıza hatırlatır Mükerrem Hanım dan ve aileden özür dileriz.Metin KILIÇ
YanıtlaSil