ürkiye, O'nu önce Kato dağı operasyonu hakkında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'a telefonla bilgi verirken sonra Şırnak Şenoba'da helikopter kazasında 12 silah arkadaşı ile şehit düştüğünde tanıdı. Şehit düştüğü Şırnak Şenoba'da 25 yıl önce 1992 yılında üsteğmen iken yazdığı "Hanke'ye Ağıt" isimli şiiri ile duygulandırdı. Askerliğe olan sevdası, 15 Temmuz darbe girişiminde "Bir tek er dahi dışarı çıkmayacak"çıkmayacak talimatı ile devletine olan bağlılığı, terörle mücadele ile geçen kahramanlıklarla dolu bir askeri yaşamı ile ülkemizin, ülkemizin ve Tokat'ın gururu idi. Eğitimci-Yazar Nihat AYMAK, birlikte görev yaptığı askerlerinin Asker Aydoğan'ı, Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN'ın hikayesini Kümbet Dergisi için kaleme aldı.
Eğitimci-Yazar Nihat AYMAK'ın Tokat'ta kültür ve edebiyat hayatına yön veren Kümbet Dergisi'nin 45. sayısı için Türkiye'nin, Tokat'ın ve Başçiftlik'in paşası Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN'ın hikayesini kaleme aldığı "Asker Aydoğan" başlıklı yazısı;
Turkhabersaati.com Facebook/kumbet
Niksar'dan ileride kıvrıla kıvrıla tırmanılarak otuz kilometre sonra ulaşılan, bin dört yüz rakımlı, kışı uzun, yazı az, ancak kısa geçen yazda bin bir çeşit çiçeklere bezenmiş, her türlü ağaçları bağanda barındıran ormanlarla çevrili Başçiftlik'in evladıdır Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN.
1966 yılında ilkokul öğretmeni Ahmet ve ev hanımı Hamide AYDIN çiftinin ilk çocuğu olarak dünyaya geldi.
Görevi gereği her özlediğinde gelemediği, çocukluğunun ve ilkokul talebeliğinin geçtiği, bahçelerinde patates söküp tarlalarında ekin biçtiği, dumanlı yeşil yaylalarında koyun kuzu peşinde yanık türküler söylediği, derelerinde balık tutup yüzdüğü Başçiftlik'i gönlünde bir sevda olarak taşımış, birliğine gelen Tokat'lı, Niksar'lı ve Başçiftlik'li askerlerle sohbet ederek sıla hasretini hafifletmeye çalışmıştır.
Kendisinden iki yaş küçük kız kardeşi Canan ile birlikte Başçiftlik'te Mehmet amcasının yanında kalır, İlkokul bitene kadar. Beş çocuk da Mehmet amcasının vardır. Yedi çocuk iç içe, kalabalık bir aile ortamında geçer o günler. Ortaokul ve liseyi Yıldızeli Pamukpınar Öğretmen Lisesinde yatılı okur.
Çocukluğundan beri yıldızlı şapkalı, üniformalı subaylara imrenmiştir hep. Asker olmak bir özlemdir onun için. Bu arzusu Kara Harp Okuluna gitmesiyle gerçekleşmiş olur. Seviyor, keyif alıyordur askerlikten. 1987 yılında mezun olarak Teğmen rütbesiyle Türk Silahlı Kuvvetlerine katılan bir subaydır artık. Azimli, çalışkan ve başarılı bir subay.
Sırasıyla şu görevlerde bulunur, Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN:
1988-1992 İstanbul 6'mcı Piyade Tugay Takım Komutanlığı,
1992-1998 Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda Tim Komutanlığı,
1998-2000 Kara Harp Akademisi Öğrenimi,
2000-2001 Hakkâri Dağ Komando Tugay Komutanlığında Harekât Şube Müdürlüğü,
2001-2008 Özel Kuvvetler Komutanlığında Tabur Komutanlığı ve Kurmay Başkanlığı,
2008-2010 Almanya'da NATO Daimi Görev,
2010-2012 GÖKÇEADA Komando Alay Komutanlığı,
2012-2016 Kayseri Komando Tugay Komutanlığı,
2016- 31 Mayıs 2017 Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı.
Meslek hayatının büyük bölümü Güney Doğu Anadolu Bölgesinde terörle mücadele ederek geçti. Bölgeyi ve bölgenin yapısını çok iyi biliyordu. Terörle mücadelede etkili bir komutandı. Ülkesine âşık, vatanına sevdalı, vatan hainlerinin amansız düşmanı ve korkulu rüyasıydı.
1992 yılı baharında Üsteğmen Aydoğan AYDIN Şırnak'ın Şenoba beldesinin üstündeki en hâkim tepe olan Hanke dağına tırmanacaktır. Yanında korucu ve askerlerden oluşan doksan kişiyle birlikte. Hain PKK'nın saldırılarının dorukta olduğu zamanlardır. Hanke, bölgenin en yüksek tepesidir. Akşam saat 18.00 sularında Şenoba’dan hareket ederler, istikametleri Ayrım köyü olarak. Önce Onbudak bölgesine girerler. Hanke Onbudak'ın mezrasıdır. Tırmanma başlar, sırtlarındaki on beş kilodan ağır çanta ve silahlarıyla birlikte. Şenoba beldesinden ayrıldıktan on iki saat sonra ancak çıkabilirler Hanke Dağının başına. Çay yapmak için ateş yakılacaktır. Askerlerin: “Biz toplarız komutanım siz oturun” demelerine rağmen “Hayır, benim korucumdan ve askerimden bir farkım yoktur” cevabını vererek onlarla birlikte odun toplar. Peygamber Efendimizin ashabına yardım edişini hatırlatır bize bu davranışı. Görevinde titiz ve ciddi, askerlerine karşı şefkatli, merhametli ve nazik bir insan. Sanki rütbeli değil, onlardan biri gibi samimi ve içten. Çay hazır olur ve birlikte içerken cebinden çıkardığı küçük not defterine bir şeyler yazmaya başlar. Korucu İdris BABAT: “Niye yazıyorsun, ne yapacaksın ki?” diye sorar. “Bu dağlan çok merak ettim, çok güzel bu dağlar. Bu yazdıklarım bir gün lazım olacak” diye karşılık verir. Yürürler ve Ayrım köyüne varırlar. Dört gün sonra dönerler Şenoba’ya.
Yirmi beş yıl sonra Tümgeneral rütbesiyledir, bu kez Şırnak Şenoba'dadır. Yirmi beş yıl önce Hanke dağının başında yazıp cebine koyarken “Bu yazdıklarım bir gün lazım olacak” dediği "Hankeye Ağıt" isimli şiirini 31 Mayıs 2017 tarihindeki şehadetinden sonra Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN okumaktadır şehidimizi rahmet ve muhabbetle anarak. Bu şiir onun yirmi beş yıl önceki ruh halini ve gönül dünyasını aksettirir bizlere.
Ona “Asker Aydoğan” derlerdi çünkü askerleri çok severdi. Gittiği yerde askerle oturur, onlarla yemek yer, onlarla dertleşirdi. Mehmetçiğe olan bu sevgisinden dolayı lakabı “Asker Aydoğan”dı. Konserve yemez, çayla birlikte otlu peynir yemeyi çok severdi.
Aydoğan AYDIN, Tuğgeneral rütbesiyle Kayseri Komando Tugay Komutanlığı yaparken görevli gittiği Cizre, Silopi, Diyarbakır Sur ve Mardin Nusaybin'deki hendek, çukur ve tünel operasyonlarında etkili ve başarılı görev yapmıştır.
1997-1998 yıllarında Irak'm kuzeyindeki operasyonlar esnasında tim komutanıyken bir ara kendisinden ve timinden irtibat kesilir. Ümitlerin tükendiği anda timiyle çemberi yararak ve PKK'lıları etkisiz hale getirerek geri döner.
Hakkâri Yüksekova İkiyakalar bölgesinde 2015 yılında yürütülen operasyonların tamamında Tugayındaki birliklerle beraber kahramanca mücadele eder ve PKK'ya büyük darbe vurulmasında önemli rol oynar. Cephede askerleriyle birlikte bizzat savaşır. Karda soğukta, yağmurda geçmiştir hayatı. Tek derdi vardır, o da vatandır.
15 Temmuz 2016 akşamı, Hakkâri Cukurea'da teröristlerle mücadele eden o birliklerine komuta ederken Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından yapılan hain darbe girişimi haberini alır. Komutanı olduğu Kayseri Komando Tugayında görev yapan komutanları anında telefonla arayarak: “Hiç kimse, bir tek er dahi tugayın dışına çıkmayacak” emrini vererek darbe girişiminin karşısında, devletinin ve hükümetinin yanında olduğunu ilan eder. Kayseri'de 15 Temmuz gecesi askerlerin dışarıya çıkmasını engelleyen komutan olarak anılır. Ancak ismi sehven darbecilerin hazırladığı listede yer alınca beş gün gözaltında tutulur. Gerçek anlaşılıncaya kadar açıkta bekletilir. İşin aslı ortaya çıkınca görevine iade edilir ve ilk Yüksek Askeri Şura toplantısında bir üst rütbeye Tümgeneralliğe terfi ettirilir ve Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı olarak atanır.
PKK terör örgütüyle girişilen etkin mücadelede önemli mesafeler kat edilir ve yapılan operasyonlarda bizzat askerin başında bulanan Tümgeneral Aydoğan AYDIN bu hainlerin korkulu rüyası haline gelir. Girilemeyen Kato Dağı Aydoğan Paşa ve kahraman Mehmetçikler tarafından didik didik edilir. O güne kadar varlığından bile habersiz olunan gizli mağaralar bulunur. Teröristlere büyük kayıp verdirilirken nere-deyse bir orduya yetecek silah, mühimmat ve yaşam malzemeleri ele geçirilir. Tek hedefi PKK'nın kökünü kazımaktır, Aydoğan Paşa'nın.
İçişleri Bakanı Sayın Süleyman SOYLU, helikopter kazasından üç gün önce Şırnak Kato Dağında devam eden PKK'ya yönelik operasyonların sürdüğü bölgeyi ve askeri birliği ziyaretinde Tümgeneral Aydoğan AYDIN ile de görüşmüş ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN ile telefon görüşmesi yaptırmıştır. Aydoğan Paşa, Cumhurbaşkanımıza televizyonlarda da yayınlanan telefon görüşmesinde şu bilgileri vermektedir: “Terörle mücadele tarihinin erişemediği miktarda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi bulundu. Önümüzdeki günlerde bu mağara sayılarında artış olacak. Yine bu bölgede teçhizatların bulunmuş olması Türkiye genelindeki terörle mücadeleye katkı sağlayacaktır. Buranın temizlenmesi Ankara ve İstanbul'da terörün belinin kırılmasında da etki yapacaktır."
Mübarek ramazan ayının gelmesiyle birlikte bir başka manevi iklime bürünmüştür Aydoğan Paşa. Mümkün olduğu sürece abdestsiz gezmeyen, namazlarını vaktinde kılan Tümgeneral Aydoğan AYDIN her ramazan bayram yaklaşınca sadaka dağıtırken sanki şehit olacağı malum olmuşçasına zarflara paraları koyar ve üzerine isim yazmadan fakir aile çocuğu askerlere dağıtılmasını sağlar. Sağ elin verdiğinden sol elin haberi olmasın anlayış ve hassasiyetini taşımaktadır o.
31 Mayıs 2017 Çarşamba günü aynı zamanda ramazanın beşinci günüdür. Oruçlu olarak şehitliği gezer. Mezar taşlarım okşar elleriyle ve gülleri koklar. Askerlere: “Buraları bakımlı ve temiz tutun” talimatını verir. Üs bölgelerini denetlemeye gitmek için hazırlanır emrindeki on iki komutanla birlikte. Yakın koruması hemşerisi Niksar'lı Astsubay Cavit Cihan ÖZLÜ tam teçhizatlı olarak gelir yanına. Aydoğan Paşa nereye gitse yanında olmuştur hep. Ancak o akşam gelmesini istemez yakın korumasının. “Cavit sen makama sahip çık. Dün akşam nöbetçiydin, yoruldun dinlen oğlum” diyerek helikopterde yer olmasına rağmen geri çevirir onu.
Üst bölgelerini denetleyip Şenoba 48'inci Hudut Tugay Komutanlığına geldiklerinde akşam yaklaşmıştır. Birliğin başında emrindeki komutan ve askerlerle birlikte iftar ederler. 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığına intikal etmek üzere kendilerini ölüme, kendilerini sonsuzluğa, kendilerini şehadete götüreceğinden habersiz binerler Couger tipi helikoptere. Tümgeneral Aydoğan AYDIN'm yanında şehadete uçan silah arkadaşları ise, Albay Oğuzhan KÜÇÜKDEMİRKOL, Albay Gökhan PEKER, Yarbay Songül YAKUT, Binbaşı Koray ONAY, Yüzbaşı İlker ACAR, Yüzbaşı Nuri ŞENER, Başçavuş Mehmet ERDOĞAN, Uzman Çavuş Zeki KOÇ, Pilot Yüzbaşı Serhat SIĞINAK, Pilot Üsteğmen Abdülmuttalip KESİKBAŞ, Başçavuş Fevzi KIRAL, Piyade Uzman Çavuş Hakan İNCEKAL'dır.
Saat 20:55 sularıdır ve yatsı yaklaşmaktadır. Havalanır helikopter. Ancak kalktıktan üç dakika kadar sonra yüksek gerilim hattına çarparak düşer. Sağ kalan yoktur ve hepsi şehit olmuştur oracıkta.
Acı haber ateş gibi düşer Türkiye’ye, Türk Milletinin yüreğine. Türkiye, Tokat ve Başçiftlik kara yasa bürünür. Başçiftlik'ten ilk defa bir general, bir paşa yetişmiş ve o da şehitlik mertebesine yükselmiştir.
Tokat Milletvekili ve Milli Savunma Komisyonu Başkam Sayın Av. Yusuf BEYAZIT'ın dayısının oğludur Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN. İçişleri ve Milli Savunma Bakanımız ile birlikte Sayın Yusuf BEYAZIT da 1 Haziran sabahı Sımak ta olay mahallindedir. Yedi şehidimiz Şırnak'ta düzenlenen törenin ardından memleketlerine uğurlanırken, Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN aynı gün ikindi namazına müteakip Ankara Kocatepe Camiinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, Genel Kurmay Başkanımızın, Bakanların, Milletvekillerinin, Komutanların, ailesinin ve Türk Milletinin katılımıyla kılınan cenaze namazından sonra Cebeci Şehitliğinde gözyaşı ve dualarla toprağa verildi.
Tüm Türk Milletin sahiplendiği Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN için hatimler, dualar ve iftar yemekleri verildi, mevlitler o- kundu ülkemizin birçok vilayetinde ve ilçesinde. Doğduğu, çocukluğunun geçtiği ve ilkokulu bitirdiği Başçiftlik'te 8 Haziran Perşembe akşamı şehit evlatları Aydoğan AYDIN için iftar yemeği verildi ve akabinde Merkez Camiinde mevlid-i şerif okunup dualar edildi, yapılan hatimler bağışlandı. 9 Haziran Cuma günü Tokat Milletvekilimiz Sayın Av. Yusuf BEYAZIT, Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN'ın üniversite öğrencisi olan oğlu Berkay AYDIN ile birlikte Başçiftlik'e gelerek taziye ziyaretinde bulundular. Aynı gün ikindi namazına müteakip Tokat Ali Paşa Camiinde düzenlenen mevlid-i şerif okunması ve dua programına katıldılar.
2014 yılı yazında Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN doğup büyüdüğü Başçiftlik'e çocukluk arkadaşı Nihat YILMAZ ile birlikte gelir. Yine çocukluk arkadaşı olan Murat TUNÇEL Başçiftlik'e yeni belediye başkanı olmuştur. Tebrik edip basan dileklerini ilettikten sonra Karaçam'a piknik yapmaya giderler. Orada Başçiftlik Belediye Başkanı Sayın Murat TUNÇEL'e: “Başçiftlik’e geldiğimde Nihat'ın evinde kalıyorum ama geceleri soğuk oluyor. Şöyle kaloriferli lüks bir misafirhane ya da konukevi yaptır, içini de ben döşeteyim. Hem ben geldiğimde rahat rahat kalırım, hem başka insanlar faydalanır” diyerek isteğini dile getirir. Belediye Başkanı Murat Bey durur mu? Güzel bir Konukevi yaptırır, içerisini de güzelce döşetir ve çocukluk arkadaşı Aydoğan Paşa’nın gelip misafir olmasını bekler. Ancak onun yerine şehadet haberi gelir. Kendisinin gelip misafir olması nasip olmayan Belediye Konukevine “Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN Konukevi” adının verilmesi nasip olur.
Tokat Milletvekili Sayın Av. Yusuf BEYAZIT dayısının oğlu ve yeğeni olan Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN ile ilgili olarak; "O başta Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, Genel Kurmay Başkanımızın ve diğer komutanlarımızın, çalışkanlığı, başarısı, vatanseverliği, karakterli kişiliğiyle dikkatlerini çeken, terörle mücadelede Diyarbakır Sur’da, Mardin Nusaybin'de, Hakkâri Yüksekova'da, Cizre'de, Silopi'de ve özellikle son operasyon bölgesi olan Kato dağında verdiği etkin mücadele ve başarı ile gözleri ve gönülleri dolduran bir komutandı. Terörle mücadelede destanlar yazdı. Morali hep yüksekti ve tek derdi vatandı. Alçak gönüllülüğüyle, fedakârlığıyla, vatanseverliğiyle, yiğitliğiyle, kahramanlığıyla bu milletin tamamının gönlünde ve vicdanında yer almıştır. Geriye bizlere ve Türk Milletine vatan millet aşkıyla tüketilen bir ömür ve üniversite öğrencisi Berkay ile ortaokul öğrencisi Tunay'ı, pırıl pırıl bu iki oğlunu bırakarak şahadete yürüdü.
Allah kabrini pür nur, mekânını ve makamını cennet eylesin inşallah. " dedi.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder