Responsive Ad Slot

SÖYLEŞİLER

Söyleşi

Çiğdem TAŞTAN: "Her Dil Ayrı Bir Renk"

Soğuk kış günlerini yaşadığımız bugünlerde sıcak bir söyleşi sizlerle. Her dilin ayrı bir renk olduğunu düşüncesiyle Anadolu'dan Balkanlara; Makedonca, Arnavutça, Sırpça, Bulgarca, Farsça, Gürcüce, Ermenice, Kürtçe, Zazaca, Azerice, Ladino dillerinde güçlü sesi ve yorumuyla seslendirdiği halk ezgileriyle etnik müzik konusunda oldukça geniş bir repertuvara sahip olduğunu ispatlayan aslen Tokat Reşadiye'li müzisyen Çiğdem TAŞTAN ile hayatına dair bilinmeyenleri, Tokat'ı, türküleri ve müzik yolcuğunu konuştuk.
Soğuk kış günlerini yaşadığımız bugünlerde sıcak bir söyleşi sizlerle. Her dilin ayrı bir renk olduğunu düşüncesiyle Anadolu'dan Balkanlara; Makedonca, Arnavutça, Sırpça, Bulgarca, Farsça, Gürcüce, Ermenice, Kürtçe, Zazaca, Azerice, Ladino dillerinde güçlü sesi ve yorumuyla seslendirdiği halk ezgileriyle etnik müzik konusunda oldukça geniş bir repertuvara sahip olduğunu ispatlayan aslen Tokat Reşadiye'li müzisyen Çiğdem TAŞTAN ile hayatına dair bilinmeyenleri, Tokat'ı, türküleri ve müzik yolcuğunu konuştuk.

  Çiğdem TAŞTAN ismi İskoçyalı müzisyen Paul DWYER ile seslendirdiği "Keltepe'nin Taşları" isimli Tokat türküsünde güçlü sesi ve yorumuyla dikkatimizi çekti. Aslen Tokat Reşadiye olduğunu öğrenmemiz biz derece de daha mutlu etti. Anadolu'dan Balkanlara; Makedonca, Arnavutça, Sırpça, Bulgarca, Farsça, Gürcüce, Ermenice, Kürtçe, Zazaca, Azerice, Ladino dillerinde güçlü sesi ve yorumuyla seslendirdiği halk ezgileriyle etnik müzik konusunda oldukça geniş bir repertuvara sahip olmasıyla bizleri gururlandırdı. Albümü olmamasına rağmen gerek uluslararası gerekse ulusal düzeyde etkinliklerde boy gösterdi, seslendirdiği halk ezgileriyle dinleyenleri mest etmeyi başardı.

Müzisyen Çiğdem TAŞTAN ile hayatına dair bilinmeyenleri, Tokat'ı, türküleri ve müzik yolcuğunu konuştuk.

Hasan AÇIKEL : Öncelikle söyleşi teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Çiğdem TAŞTAN : Rica ederim, memnuniyetle...

Hasan AÇIKEL Çiğdem TAŞTAN kimdir, öncelikle sizi tanıyalım kısaca…
Çiğdem TAŞTAN : 1988'de İstanbul'da doğdum .Tokatlı bir babanın Giresun'lu bir annenin çocuğuyum. Lise eğitimime kadar olan süreci İstanbul'da tamamladım. Üniversite yıllarım ise  Çanakkale de geçti. Güzel sanatlar fakültesi mezunuyum.

Hasan AÇIKEL Öncelikle Tokat'tan konuşalım isterseniz. İstanbul doğumlusunuz ama hayatınızın bir bölümü Tokat'ta geçmiş, gerisini sizden dinleyelim...
Çiğdem TAŞTAN : Tabi ki, lise yıllarıma kadar eksiksiz her yaz 3 ay Tokatta kalırdık. Okulların kapandığı cuma günü valizlerimiz hazır olurdu. Gitmeme lüksümüz yoktu. Babam için köye gitmek  oradaki havayı solumak ve orada vakit geçirmek ayrıcalıktı. Bizler içinde rutin haline gelmişti.

Biz Tokat'a vardığımızda sadece alışveriş için şehre yani Reşadiye'ye giderdik. O da pazartesi günleriydi. Diğer günleri hep köyde geçerdi, yani Saraykışla'da

Hasan AÇIKEL O dönemin hayatınıza etkileri olmuştur mutlaka, sosyal ve kültürel yönden..
Çiğdem TAŞTAN : Tabi ki Saraykışla'da geçirdiğim bu süreç kıyafetinden, yemeğinden, müziğine ve insanların yaşam şekillerine kadar kendi yöreme ait folklorik özellikler halkında bilgi sahibi olmama neden oldu.

Hasan AÇIKEL O döneme dair aklınızda kalan anılarınız neler? Tabi özel olmazsa...
Çiğdem TAŞTAN : Esasında birden fazla. Köye vardığımda gözlerimin ilk aradığı tabi ki oradaki arkadaşlarımdı. Çünkü anılarım onlarla gerçekleşiyordu. Sitil denilen küçük metal kabı koluma takip arkadaşlarımın peşinde takılıp ya kuşburnu, ya böğürtlen, ya kiren toplayıp sonra mola verdiğimizde  de ellerimize taşlardan kına yaptığımızı...

Yeni buzağıları olmuş birinin tamına (Ahır) girip sevip sonra annemin: "ben sana girme demedim mi?" deyişini. Yaylalardaki festivalleri, düğün günleri pişen keşkeği, kazanda kaynayan buğdayın üstünden avuçlamayı ve bir de ısrarla her yıl  arkadaşlarımdan görüp aldırdığım pembe lastikler ve birçoğu en güzel anılarım

Hasan AÇIKEL : Lise sonrası...
Çiğdem TAŞTAN : Lise sonrası gidemedim, üniversite hayatım başladığında yazları staj dönemleri ve daha sonrası da iş hayatı derken uzun bir süre oldu.

Hasan AÇIKEL En son ne zaman gittiniz?
Çiğdem TAŞTAN : 2007 yılında.

Hasan AÇIKEL Ailenizden kimse var mı şu an köyde?
Çiğdem TAŞTAN : Akrabalarımız tabi ki var ama aile fertlerim İstanbul'dalar.

Hasan AÇIKEL İstanbul Tokat derken, İstanbul'dan Çanakkale'ye üniversite eğitimi için gidiyorsunuz. Sonra...
Çiğdem TAŞTAN : Üniversite'de müzik serüvenim başlıyor..  Sosyal aktiviteler içinde yer alırken kendimi koro çalışmalarında buldum kendimi. Üniversite bitene kadar devam etti.

Hasan AÇIKEL : Üniversite öncesinde ilginiz var mıydı müziğe yoksa bu yönünüzü yeni mi keşfettiniz?
Çiğdem TAŞTAN : Öncesinde de vardı, çocukluğumdan beri söylediğimi bilirim.

Hasan AÇIKEL : Üniversite'deki koro çalışmalarında daha çok balkan müzikleri mi söylediniz?
Çiğdem TAŞTAN : Esasında dahil olduğum korolar Türk Halk Müziği korolarıydı. Sanırım Çanakkale'nin yerlileriyle olan ilişki bağlarım beni müziklerine sürükledi, genelde göçmenler yaşıyor ve 4 sene az bir zaman değil.

Hasan AÇIKEL Farklı kültürlere ve seslere yoğunlaştınız tabi...
Çiğdem TAŞTAN : Üniversite bittikten sonra bir arkadaşım vasıtası ile bağlama virtüoz Çetin AKDENİZ hocamla tanıştım. Hocamın korosu yani "Mavi Nota Halk Türküleri Topluluğu" benim için bir başlangıç oldu. Müzik çevrem, bakış açım orada değişti, çünkü türkü dahil farklı dillerde ezgilerine de yer veriyordu.

Hasan AÇIKEL Üniversitede başlayan müzik aşkı üniversite sonrası da devam etti diyebiliriz, o halde...
Çiğdem TAŞTAN : Evet, 2 yıl kadar Çetin hocamın korosunda yer aldıktan sonra bireysel çalışmalar yapmak istediğim için korodan ayrıldım ve  rotayı Balkanlar'a çevirdim. Kültürü, folklorik özelliklerini yerinde görmek  için Makedonya'da 3 ay kaldım. Ve bu süreçte Sırbistan, Arnavutluk, Kosova ve Bulgaristan'da kısa süreli geziler yaptım.

Hasan AÇIKEL Makedonya'ya müzik için gitmenize ailenizin tepkisi ne oldu?
Çiğdem TAŞTAN : Makedonya 'ya giderken biraz tedirgin oldular esasında ve babam istemedi . Bir şekilde ikna ettim. Fakat bende tedirgindim, ilk defa Türkiye dışına çıkıyordum, istediğim bir şey  için fakat kendi kaygımı belli edemedim onların içi rahat olsun diye.

Hasan AÇIKEL : Makedonya'da Risto Jurukov Müzik Okulu ile tanışmanız ve okul öğrencileri ile yaptığınız etkinlikler bu döneme mi rastlıyor?
Çiğdem TAŞTAN Evet, Risto Jurukov müzik okulu  ilköğretim seviyesinde çocukların gittikleri bir okul fakat okulun öğretmenleri ile arkadaş oldum.Onlar dersteyken bende şarkı ezberliyordum ve  süreçte bende onlara Türkçe şarkılar öğrettim. Makedonya'dan ayrılmadan Türkçe & Makedonca Balkan ezgileri adlı kendi projemi gerçekleştirip geri döndüm akabinde bir sürü dost kazanarak.

Hasan AÇIKEL 2014 Yılında Üsküp Mandolin Orkestrası ile ülkemizde balkan ezgilerini seslendiriyorsunuz....
Çiğdem TAŞTAN : Evet Türkiye'ye döndüğümde Risto Jurukov müzik okulundaki dostlarımı buraya getirip bizim kültürümüzü göstermek gibi bir çaba içine girdim. Ve onları misafir etmek istedim.  Çünkü orada gerçekten çok güzel ağırladım ve beni fazlasıyla sahiplendiler. Hazırladığım dosyayla yaptığım sunumlarla birisi Bursa'da ve diğeri İstanbul'da gerçekleşen 2 konser verdik.

Bunun akabinde okul müdürü sevgili Beti Georgeieva'nin arkadaşı aynı zamanda Üsküp Mandolin Orkestrası'nın şefi benimle konser yapmak istediklerini söylediler. Benim buradaki konser salonunu ayarlamam ile birlikte Üsküp Mandolin Orkestrası ile konseri de gerçekleştirmiş olduk.

Hasan AÇIKEL 2015 yılında sizi TRT ekranlarda görüyoruz...
Çiğdem TAŞTAN Evet , 4 kişi olarak ekran karşısına geçtik. Her birimiz ayrı tarzları yansıttık. Ben daha çok Rumeli ve Balkan türküleri söylerken diğer arkadaşlarım karadeniz müziğini icra ettiler. Renkli bir program ortaya çıktı. Benim içinde güzel bir deneyim ve tecrübe oldu.

Hasan AÇIKEL Sadece TRT de diğer ulusal kanal ve radyolarda da yer aldınız değil mi?
Çiğdem TAŞTAN Evet, konuk  olarak davet edildiğim kanallardı. Ve yurt dışında da aynı şekilde katıldığım programlar oldu. Fakat genellikle Rumeli camiasında çıktığım kanallarda  insanların ilgisi daha fazlaydı. Çünkü onların kültürlerinden biri olmadığım halde onların geleneksel halk müziklerini icra ediyordum.

Hasan AÇIKEL : Aslen Tokat'lı olup Balkan Türküleri ile tanınmak nasıl bir duygu?
Çiğdem TAŞTAN Esasında kendimi o bölgeden biri gibi de hissediyorum. Yani oraya ait parçalarım varmış gibi. O bölgenin insanı kollarını açtığı için tabi ki hoşunuza gidiyor. Fakat en son sevgili Paul Dwyer ile yaptığım çalışmadan sonra kendi memleketimin insanlarının da pozitifliğini hissetmek, gerçekte Anadolu topraklarından bir kültürüne ait olduğumun farkındalığını hissettirdi.

Hasan AÇIKEL Paul Dwyer ile önce bir Kıbrıs türküsü olan Magusa Limanını sonra bir Tokat türküsü olan Keltepe'nin Taşlarını seslendirdiniz. Bu süreç nasıl başladı.
Çiğdem TAŞTAN Paul Dwyer hayranı olduğum bir sanatçı ve müzisyen. Yıllar önce "Müzik ve Yol" programı başladığında kendimi hep ekran karşısında bulurdum. Bir gün TV karşısında yine programı izlerken kendi memleketimdeydi, Niksar'da. Ve Keltepe'nin Taşlarını söylüyordu.

Aradan yıllar geçtikten sonra sosyal medya üzerinden Paul Dwyer'a mesaj atıp onunla beraber bir tane şarkı söylemek istediğimi dile getirdim. Ve yaptığım çalışmaların linkini gönderdim. Olumlu bir dönüş aldım. Hayatımda en mutlu olduğum anlardan bir tanesiydi. Müziğe sevdalı biri olarak hayran olduğunuz biriyle yan yana gelip düet yapmanın düşüncesi bazen uç noktadayken bazende kapıyı tıklatmanız kadar yakın olduğunu gördüm. Şarkı seçimi için diyaloğumuz başladı.

Hasan AÇIKEL : Dinlediğimiz o güzel düetlerdeki Türküler sizin mi Paul Dwyer 'ın seçimi miydi?
Çiğdem TAŞTAN Sevgili Paul Dwyer’ın yayınlamış olduğu videoların altına yazılan istekler vardı ve bunlardan bir tanesini seçebileceğimi söyledi. Bir çok türkü alternatifi vardı elbet ,  fakat “Magusa Limanı” ilk gördüğümde  bu olmalı dediğim bir türküydü. Daha sonra yan yana geldiğimizde ona Niksar’da söylediği “Keltepe’nin Taşları” adlı türkünün kendi yöreme ait olduğunu ve kendisinin düzenlemesiyle çok güzel olduğunu dile getirmem ile “bunu da söyleyelim mi, çok güzel olur”  demesiyle beraber karar verdik.

Hasan AÇIKEL  Paul Dwyer ile yeni projeleriniz olacak mı?
Çiğdem TAŞTAN :  Evet tekrardan yan yana gelmek istiyoruz. Yeni bir halk ezgisinin video klibi ile sevgili dinleyenlerin karşısında olabiliriz.

Hasan AÇIKEL Paul Dwyer ile düetinizden önce hiç Tokat türküsü seslendirmiş miydiniz?
Çiğdem TAŞTAN Esasında bir çoğunu bilirim Tokat türkülerinin fakat kayıt olarak sosyal medya platformunda yok. Sadece müzikte yeni yol aldığım dönemde katıldığım radyo programında, "Sarısın seçemiyom" adlı türküyü söylemiştim.

Hasan AÇIKEL : "Tokat ve türküleri keşfedilmeyi bekleyen değerler gibi..." diyebilir miyiz, müzik ile iştigal eden biri olarak sizin bu konudaki düşünceleriniz neler?
Çiğdem TAŞTAN Elbette ki günümüze farklı düzenlemelerle uyarlanıp insanlarla buluşturulduğunda insanların dilinden düşmeyecek yöresel türkülerimiz var. Her biri ayrı değer, fakat türkülerimizi kabuğundan gün yüzüne çıkartırken nasıl sunduğumuz çok önemli bence. Yani bunu yaparken deforme edilip eski doğal haline hasret kalınabilir yada bambaşka bir boyuta taşınıp üzerine bir şeyler eklenip daha güzel bir şekil de ön plana da çıkarılabilir.

Hasan AÇIKEL Çiğdem TAŞTAN aslında bir resim öğretmeni. Müzik yolculuğunuz nasıl devam ediyor, neler yapıyorsunuz?
Çiğdem TAŞTAN Müzik hayatımın sonuna kadar var olacak. 7 'den 70 yaşa kadar öğrenci profiline sahibim, onlarda hayatımın birer rengi. Öğretmenlik yaptığım kuruma işe gider gibi değil, sevdiğim insanları görmek için gidiyorum ve onlarla bilgimi paylaşıyorum. Yani ruhumu müzikle beslediğim kadar resimle ve eğitmenlikle de besliyorum. Bunun yanı sıra etkinlikleri, konserleri rutin düzende olmasa da elimden geldiğince devam ettirmeye özen gösteriyorum.

Hasan AÇIKEL Çiğdem TAŞTAN'ın geleceğe dair projeleri nelerdir?
Çiğdem TAŞTAN : Gönlümde olan bir etnik müzik albümü var. Sesimi dünyanın farklı  lokasyonlarında gerçekleşen etnik müzik festivallerinde evrene bırakmayı çok istiyorum. Bunun için balkan haricinde de farklı kültürlerde repertuvarımı genişletmem gerekli. Öncelik çalışmam repertuvar, fakat zamanlama konusunda süreç nasıl gelişir bilemiyorum.

Hasan AÇIKEL Sizi Tokat türküleri söylerken görebilecek miyiz?
Çiğdem TAŞTAN Tabi ki memleketimin türküleri de bu etnik müzik yolculuğumun bir parçası.

Hasan AÇIKEL Öncelikle size sitemize konuk olduğunuz teşekkür ederiz. Takipçilerimize ve hayranlarınıza son mesajınız ne olur...
Çiğdem TAŞTAN İlginize ben teşekkür ederim. Memleketimin güzel insanlarına selamlar olsun. Yeni bir memleket havasında tekrar buluşmak üzere takipte kalsınlar.

 Hasan AÇIKEL Tokattan.net Genel Yayın Yönetmeni
 Facebook/cigdem.tastan.18
 tokattannet@gmail.com

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

Okumadan Geçme
© Tüm hakları saklıdır
2016-2022 Tokattan.net